İngiltere’nin saygın gazetelerinden Financial Times’a konuşan dünyaca ünlü ekonomist Daron Acemoğlu, odağına teknolojik gelişmeleri alıyor.
Nobel Ödülü’nün habercisi olan John Bates Clark Madalyası’nı kazanan Acemoğlu; 30 yılı aşkın bir süredir teknoloji üzerine düşündüğünü ve bunun ardında siyaset, ekonomi, demokrasi, çatışma ve benzeri konuları da inceleyerek analizlerde bulunuyor.
Acemoğlu, yapay zekânın çalışanları işleriyle tehdit ettiği bir dönemde şunları söyleyerek dikkat çekiyor:
TEKNOLOJİ İNSANLARIN YERİNİ ALMAK İÇİN DEĞİL…
“Çalışanların söz sahibi olduğu bir ortam yaratmamız gerekiyor. Bence bir marangozun, bahçıvanın, elektrikçinin veya yazarın becerileri, insanlığın en büyük başarıları ve bence bu becerileri ve katkıları yükseltmeye çalışmalıyız. Teknoloji bunu yapabilir, ancak teknolojiyi bu insanların yerini almak için ya da bu görevleri otomatikleştirmek için değil, onlara daha iyi araçlar, daha iyi bilgi ve daha iyi organizasyon sağlayarak üretkenliklerini artırmak için kullanmak gerekir.”
Acemoğlu, son dönemin popüler teknolojisi olan yapay zekânın, öğretmenlerin her öğrenci için bireysel ders planları oluşturmak için kullanılabileceğini veya hemşirelerin, hastalıkların teşhisinde çok daha büyük roller üstlenebileceğini hayal ediyor:
ÜRETKENLİĞİ YÜKSELTECEK
“Hemşireler neden ilaç yazamıyor? Neden bir doktor çağırmak zorunda olduğunuz bu çok hiyerarşik yaklaşımdan geçmek zorundasınız? Bugün olduğu gibi, hastalarla en çok zaman geçiren insanlar doktorlar değil, hemşireler, aynı zamanda da en az ücret alan ve en az değer verilen kişiler. Bu tür çalışanları güçlendirmek için teknolojiyi kullanmak, genel üretkenliği ve bakım kalitesini de yükseltecektir.”
Ünlü ekonomist, teknolojiyi ele almasının nedenini ise şu sözlerle açıklıyor: “Bir anlamda, 30 yılı aşkın bir süredir teknoloji hakkında düşünüyorum. Ardından, siyaset, ekonomi, demokrasi, çatışma ve benzeri konuları da inceleyebileceğimi fark ettiğimde, akademik araştırmam biraz farklı ilerledi.”
